İŞ DUYURULARI: 1. Beylikdüzü Yakuplu Organize Sanayi'de Makine Fabrikası'nda Plastik enjeksiyon usta, usta yardımcısı ve işçisi aranıyor. Başvuru: gha1917@outlook.com.tr
GENÇ SOSYALİST
GENÇ SOSYALİST'İN YENİ YAYIN POLİTİKASI> Sosyalist gençlik hareketimizin anti-emperyalist dinamiklere dayanması zorunludur, ancak kitlelerin emperyalizme karşı seferberliği sürecinde, genç sosyalistlerin, hareketin içinde işçi sınıfının çıkarlarını ve bilimsel sosyalizmin ilkelerini ön planda tutmayı gözetecek ve politik tutumlarını emperyalizme karşı mücadeleyle birleştirecek politik olgunluğa erişmelerinin önemi iki kat daha artmaktadır. Bunun için yapılması gereken, çok okumak ve çok çalışmaktır. Sosyalist gençlik hareketi gökten zembille inmiyor, politik, tarihsel ve örgütsel bir mirasın üzerinde yükseliyor. Genç sosyalistlerin bu mirası öğrenmesi ve içselleştirmesi üstlenecekleri görevleri başarmalarının zorunlu koşuludur. Genç Sosyalist dergisi, genç işçilerin, öğrencilerin özlenen politikleşmesine yol gösterebilmek ve örgütlenmelerinin önünü açabilmek için önümüzdeki dönemde gençliğin, özellikle de işçi gençliğin siyasal eğitimine katkıda bulunmayı gözeten yeni bir yayın çizgisi izleyecektir. Sosyalist gençlik hareketinin gelişimi ve örgütlenmesi açısından çok önemli yeni bir evreye giriliyor. Bu evrede, genç sosyalistler, dergimizde aylar öncesinden işaret ettiğimiz toplumsal dinamiklerin ön saflarına çıkma hazırlıklarını tamamlamalı, politik kavrayışlarını ve eğitimlerini ilerletmeli, bu temelde SGB örgütlenmesini hızla geliştirmelidir. Tarih genç sosyalistleri göreve çağırıyor!
NE YAPMALI? NASIL YAPMALI?
Bu tür sorular, tarih boyunca yerleşik düzene boyun eğmek istemeyenlerin, işçilerin, emekçilerin, devrimcilerin, başkaldıranların, ilerici sanatçıların ve edebiyatçıların, aydınların dilinden düşmedi. Müzisyenler bu soruları içeren şarkılar besteledi. Edebiyatçılar bu sorulara yanıt arayan romanlar yazdı. Devrimci aydınlar ve işçiler bu sorularıa yanıt arayışı üzerinden siyasal örgütlenme teorileri ve pratikleri zemininde birleşti. “Ne Yapmalı ve Nasıl Yapmalı? sorularına yanıt arayışı, politik düzlemde, devrimcileri hep meşgul etti. Türkiye devrimcileri açısından bu soru 1960’lar ve 1970’ler boyunca “Hangi yolu izlemeliyiz?” sorusuydu. Uzun süredir ve bugün, soru değişmiş bulunuyor. Artık, izleyeceğimiz yol hakkında aşağı yukarı netleşmiş bulunuyoruz ve bildik yol güzergahında “Hangi pratik adımları nasıl atmalıyız?” sorusu önem kazanmış bulunuyor. Yanıtını aradığımız soru artık bir pratik çalışma planı ve sistemi geliştirmeyi gerektiriyor. Hareketimiz henüz mücadelemizin niteliği ve biçimleri konusunda netleşmiş değildir. Oysa pratik devrimci eyleme yönelecek bir siyasal hareketin temelinde bu konuda berraklaşmak yatar. Soruya yanıt arayışımızda hala ciddi görüş ayrılıklarımız mevcuttur, bu ise ne yazık ki ideolojik kararsızlıklarımızın ve yalpalamalarımızın göstergesidir.
KOMÜNİST PARTİSİ MESELESİ ÜZERİNE TEZLERİMİZ
Mustafa Suphi ve 15’lerin katledilmeden önce TKP’yi kurmalarının 94. yıldönümünde, işçi sınıfımızın öncü partisinin, geleneğimize bağlı ve adına layık bir komünist partisinin eksikliği meselesi devam ediyor. Türkiye Cumhuriyeti’nin derin bir rejim krizi içinde bulunduğu bugünkü koşullarda, bu eksiklik, iç çatışma ve bölünmeler yaşayan siyasal sahnede işçi sınıfımızın elini kolunu bağlıyor. Siyasal kurmaylıktan yoksun işçi sınıfımız, burjuvazinin farklı politikalarının yedek gücü olarak kalıyor, harekete geçemiyor, önünü göremiyor. Sınıf mücadelesini felceden bu meselenin halli, bugün gündemin ilk maddesidir.
TKP’nin adını veya iddialarını taşıyan, kimliğini sahiplenen ama bilimsel sosyalizmden değişik derecelerde uzaklaşan, işçi sınıfının öncü partisi kimliğini tek başına taşıyamayan çeşitli örgütler, aynı nedenlerle bu boşluğu doldurmaktan uzak bulunuyor. İşçi sınıfının siyasal kurmayı işlevini üstlenmiş, burjuvazinin ideolojik-siyasal-ekonomik egemenliğinden bağımsız örgütlenmiş, işçi sınıfının ileri ve öncü unsurlarını birleştirmiş, marksizm-leninizme sımsıkı bağlı, enternasyonalist, yurtsever, devrimci, türk ve kürt halklarının ilerici ve devrimci güçlerini kendi saflarında kaynaştırmış, genç işçilerin mücadele dinamizmini seferber edebilen, sürekliliğini burjuva icazetine bağlamayan bir komünist partisinin inşası, bu boşluğu doldurmanın yegane koşuludur.
10 Eylül 1920 kuruluş geleneğine bağlı bir partiyi inşa sürecinde birleşebilecek kadroların bir bölümü yasal sol partilerde, bir bölümü dar hizip zeminlerinde örgütlüdür. Kadro potansiyelimizin ve yakın toplumsal etki halkamızın ağırlığı, 1990’lardan başlayarak, küçük burjuva demokratlarının, liberallerin, anarşist ve troçkist grupların ideolojik açıdan bozucu etkilerine maruz kalmıştır. Kitle dinamizmi sergileyen ve devrimci irade sahibi unsurlar ise halkçı-devrimci demokrat akıma tutunmuştur. Geriye kalan unsurlar ise yerel grupların ve dergi çevrelerinin sınırlayıcı zemininde hapsolmuş, sendikalarda gündelik çalışmalara kısıtlanmıştır. Kürt halkı içindeki zeminlerimiz ise kürt ulusal demokratik hareketinin savrulmalarına hapsolmuş durumdadır.
Geleneğimize ve marksizm-leninizme bağlı bir komünist partisini, Türkiye Halkları Komünist Partisi’ni (THKP) inşa etmek, 1990’ların tasfiyeci ruhunu altetmekle, kolektif birleştirici bir çabayla mümkün olacaktır. GHA, bu sürecin kolaylaştırıcısı ve ilerleticisi olmayı kendine görev seçmiştir.
GERÇEK Haber Ajansı, olayların ardındaki siyasi ve toplumsal gerçekleri sergileyen haberlerin, belgelerin ve fotoğrafların derlenmesi ve yayımı için oluşturulmuş bir sanal haber ve fotoğraf bültenidir.
Bültende yer alan haber ve fotoğraflar kaynak göstermek koşuluyla kullanılabilir.
GERÇEK Haber Ajansı, görünen ve duyulan olayları ardındaki gerçekleri sergileyerek haberleştirmeyi amaçlıyor; yaygın inanışın tersine, haber ve yorumun birbirinden ayrılamazlığını savunuyor. GHA haberleri, sınıf mücadelesini yaymak, genişletmek ve birleştirmek için bir araç olarak değerlendirilmek üzere hazırlanıyor. GHA haberleri siyasal ve toplumsal gerçeklerin birer mücadele silahına dönüştürülmesi olanağıdır. Her haberimiz sömürü düzenine ve emperyalizme indirilen birer yumruktur. GHA haberleri siyasal ve toplumsal gerçeklerin bilgisine dayanan örgütlenme zeminleridir.
Okurlarımızı, GHA haberlerini dikkatlice incelemeye, okumaya, kendi çevrelerinde yaymaya, bu iletilerin okunması ve dağıtımı zemininde örgütlenmeye ve gönüllü muhabirler olarak GHA haber ağına katkıda bulunmaya çağırıyoruz.
Haber ve fotoğraf iletilerinizi gönderme ve muhabirlik başvurularınız dahil her türlü irtibat için aşağıdaki e-posta adreslerimizden birine mesaj göndermeniz yeterlidir:
gha1917@outlook.com.tr
SLOGANLARIMIZ
BÜTÜN ÜLKELERİN İŞÇİLERİ VE EZİLEN HALKLAR BİRLEŞİN!
YAŞASIN İŞÇİLERİN BİRLİĞİ, HALKLARIN KARDEŞLİĞİ!
YAŞASIN SOSYALİZM!
KURTULUŞUMUZ SOSYALİZM, SİLAHIMIZ PARTİ!
İşçi sınıfının ve ezilen halkların ülke sınırlarını aşan çıkarları, emperyalizme karşı mücadelede birliği gerektiriyor. Mücadelenin zaferi, öncü partiyi ve sosyalizm hedefine bağlılığı zorunlu kılıyor. 20. yüzyıldan 21.yüzyıla giderken içinde bulunduğumuz kapitalizmden sosyalizme geçiş çağında bu sloganların geçerliliği devam ediyor.
12 EYLÜL ANAYASASI'NA HAYIR!
AKP'NİN 12 EYLÜL ANAYASASI'NA HAYIR!
12 EYLÜL’E HAYIR!
12 EYLÜL ANAYASASI’NIN RESTORASYONUNA HAYIR!
1961 ANAYASASI VE SEÇİM YASALARI YENİDEN YÜRÜRLÜĞE KONULMALIDIR!
1961 ANAYASASI VE SEÇİM YASALARI TEMELİNDE YENİ BİR KURUCU MECLİS SEÇİLMELİDİR!
1961 ANAYASASINI TAĞYİR, TEBDİL VE İLGA EDEN 12 MART VE 12 EYLÜL DARBECİLERİ VE İŞBİRLİĞİ YAPAN DEVLET GÖREVLİLERİ İLE SİYASETÇİLER YARGILANMALIDIR!
İŞÇİ DÜŞMANI İŞBİRLİKÇİ AKP!
ZAM ZULÜM İŞKENCE, HALK DÜŞMANI AKP!
ÜSTTEKİNE HAN HAMAM, ALTTAKİNE DİN İMAN!
Yaklaşan siyasi ve toplumsal felakete karşı ve bunun kaynağında yer alan emperyalizme bağımlılığı temsil eden başlıca siyasi özne olan AKP'nin faşizan işbirlikçi yönelimine karşı işçi sınıfının ayağa kalkması için bu en güncel sloganlar yükseltilmelidir! AKP'nin gerici söylemiyle maskelenmiş büyük sermaye yandaşlığı teşhir edilmelidir. AKP'nin 12 Eylül faşizminin ürünü ve devamı olduğu vurgulanmalıdır. AKP'ye karşı ülke çapında siyasi taraf olamayan işçi sınıfı, ekmeğini ve haklarını savunamaz.
İŞ-EKMEK-HÜRRİYET SÖMÜRÜYE NİHAYET!
İŞÇİNİN TOKADI TEĞET GEÇMEYECEK!
ŞİŞE CAM PATRONU ŞAŞIRMA, SABRIMIZI TAŞIRMA!
HEPİMİZ YATAĞAN İŞÇİSİYİZ!
4-C STATÜSÜNDE KÖLELEŞTİRİLMEYE HAYIR!
İŞ EKMEK YOKSA, BARIŞ DA YOK!
SOMA İŞÇİLERİNE VERİLEN SÖZLER TUTULSUN!
Türkiye işçi sınıfının en mücadeleci ve örgütlü kesimini oluşturan, 1960'larda DİSK'in kuruluşunda, 15-16 Haziran Büyük İşçi Direnişinde, 1970'lerin kitlesel 1 Mayıs eylemlerinde, DGM'lere karşı siyasal grevlerde ve MESS'e karşı sektörel grevlerde öncü eylemlerin ve mücadeleci geleneğin taşıyıcısı metal işçilerinin, cam işçilerinin, işçi sınıfının yeni mücadele dalgasının yükselişine öncülük eden, başkentte ve bütün ülkede AKP hükümetine karşı seferber olan Yatağan işçilerinin güncel mücadele sloganları, kriz ortamında bütün işçi sınıfına yol gösteriyor.